BÜYÜK ZELZELE
Kapalıçarşıda deprem hasarı
Kapalıçarşıda deprem hasarı
Büyük
Zelzele
‘‘1894 senesinde hastane mühim bir felakete uğramıştır: 10 Temmuz salı günü öğle üzeri bütün İstanbulu sarsan büyük bir zelzelenin felaketzedeleri arasında Gureba Hastanesi ve içindeki hastalar da dahil bulunmuştur. Kuzey ve doğu koridorlarla damın büyük bir kısmı çökmüş, hastanenin geri kalan duvarlarının da yıkılma tehlikesine maruz kaldığı görülmüştür. Bunun üzerine hastalar, acele Okmeydanında inşa edilen üç dört barakaya nakledilmiş ve orada geçirilen üç dört ay zarfında bina tamir edilmiştir. Bu paviyonlar yüz hastayı güçlükle istiap edebilmiştir. Zelzele üzerine başlayan tamir bir seneden fazla devam etmiş ve bu esnada dam ve duvarlar yenilenmiş, koridorların zeminindeki Malta taşları kaldırılarak yerine kırmızı tuğla konmuş, ayrıca şimdiki Başhekim ve etıbba odalarıyle ameliyathanenin karşısında, ameliyatlılara mahsus iki çıkma oda inşa edilmiştir. Keza bu arada zeytinyağı kandilleri kaldırılarak hastaneye havagazı alınmış olması zikre değer.
‘‘1894 senesinde hastane mühim bir felakete uğramıştır: 10 Temmuz salı günü öğle üzeri bütün İstanbulu sarsan büyük bir zelzelenin felaketzedeleri arasında Gureba Hastanesi ve içindeki hastalar da dahil bulunmuştur. Kuzey ve doğu koridorlarla damın büyük bir kısmı çökmüş, hastanenin geri kalan duvarlarının da yıkılma tehlikesine maruz kaldığı görülmüştür. Bunun üzerine hastalar, acele Okmeydanında inşa edilen üç dört barakaya nakledilmiş ve orada geçirilen üç dört ay zarfında bina tamir edilmiştir. Bu paviyonlar yüz hastayı güçlükle istiap edebilmiştir. Zelzele üzerine başlayan tamir bir seneden fazla devam etmiş ve bu esnada dam ve duvarlar yenilenmiş, koridorların zeminindeki Malta taşları kaldırılarak yerine kırmızı tuğla konmuş, ayrıca şimdiki Başhekim ve etıbba odalarıyle ameliyathanenin karşısında, ameliyatlılara mahsus iki çıkma oda inşa edilmiştir. Keza bu arada zeytinyağı kandilleri kaldırılarak hastaneye havagazı alınmış olması zikre değer.
Hastanenin
tamiri ve keşiflerin devam ettiği sırada başhekim, Mekteb-i
Tıbbiye Cerrahi Klinigi (Seririyat-ı Hariciye) Muavini Cerrah Cemil
Bey (Topuzlu) ve kimliğini tesbit edemediğimiz bir kişiden oluşan
bir komisyon kuruldu. Muhtemelen padişahın talebi doğrultusunda
oluşturulan bu komisyonun görevi, Gureba-yı Müslimin
Hastanesi’nin yerine Avrupa’daki hastaneler tarzında ve modern
tıbba uygun yeni bir hastane inşa edilmesi için gerekli
çalışmaları yapmaktı. Çalışmalar sonunda yeni hastanenin
koğuşlarını ve çevresini gösteren altı harita ile inşaat
masraflarının yer aldığı bir bütçe hazırlandı. Kagir olarak
tasarlanan bina, tahmini 53.000 liraya mal olacak, ahşap olarak inşa
edildiği takdirde ise inşa masrafları bu rakamın altına
düşecekti. Ancak, II. Abdülhamid bu miktarı fazla buldu ve
hastanenin yeniden inşa yerine onarılmasını istedi. Öte yandan,
ihtiyaç halinde hastaneye bazı ilaveler yapılabilecekti.
Dış
cephedeki onarımın hasta nakline engel olmadığının anlaşılması
ve 150 karyolanın hastaneye yerleştirilmesi üzerine,
Okmeydanı’ndaki barakalarda kalan hastaların nakline karar
verildi. Daha sonra kupa arabalarıyla hasta nakline başlandı.’’
NOT:
Yukarıda Sayın Sema Küçükalioğlu Özkılıç' ın 1894 Depremi
ve İstanbul adlı kitabından yapılan alıntıda Başhekim, Cemil
Topuzlu ve kimliği tesbit edilemeyen bir kişiden oluşturulan
komisyonun bilinemeyen üyesinin, kuvvetli bir ihtimalle Gureba
Hastanesi’nin 3. cü Tabibi ( üçüncü zabiti ) olan
Abdullah Vassaf Bey olduğudur,
aile büyüklerinden duyulduğu üzere,150
adet karyolayı alıp hastane koğuşlarına yerleştiren ve ülkede
ilk defa beyaz doktor gömleği giyen kişi (bu yüzden ismi
gavur doktora çıkmış) Doktor
Abdullah Vassaf Beymiş.
1-Ord.Prof.Dr. Kazım İsmail GÜRKAN: Gureba Hastanesi Tarihçesi, Özışık Matbaası, İstanbul-1967.
2-Sema Küçükalioğlu Özkılıç: 1894 Depremi ve İstanbul, Türkiye İş Bankası Kültür Yayımları.
1-Ord.Prof.Dr. Kazım İsmail GÜRKAN: Gureba Hastanesi Tarihçesi, Özışık Matbaası, İstanbul-1967.
2-Sema Küçükalioğlu Özkılıç: 1894 Depremi ve İstanbul, Türkiye İş Bankası Kültür Yayımları.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder